ana sayfa
türkü sözleri
türkü notaları
türkü hikayeleri
gönül verenler
bağlama-nota
ozanlarımız
halk müziği
konser-tv
kitaplık
yazılar
sözlük
arşiv
linklerimiz
görüşleriniz
site içinde ara

Güncellemelerden haberdar olmak için
e-mail listemize üye olunuz. 

İsim: 
E-mail: 
            

  

Ozan İhlasi Şiirleri 10


Ne Olsun

Halin nasıl diye sormuşsun bana
Soluyorum senin için ne olsun
Mecnun’um gördüğüm günden bu yana
Ölüyorum senin için ne olsun

Bir hazan mevsimi yaşıyorum ben
Sensiz sana doğru koşuyorum ben
Kendime sığmayıp taşıyorum ben
Doluyorum senin için ne olsun

İki büklüm oldu büküldü belim
Açmadan dalında döküldü gülüm
Çok istedim amma gelmiyor ölüm
Dalıyorum senin için ne olsun

Soranlara dedim yaram derinde
Sol yanımın tam da orta yerinde
Belki gelir diye günün birinde
Kalıyorum senin için ne olsun

BEKİR der bu çile bu hasret niye
Vuslat uzadıkça döner deliye
Beklemekten küsmüş demesin diye
Gülüyorum senin için ne olsun...>>


Ne Seni Unuttum Ne de Sivas’ı

Gurbet elde gözüm yaşlı dolandım
Ne seni unuttum ne de Sivas’ı
Coşkun seller gibi coştum bulandım
Ne seni unuttum ne de Sivas’ı

Gezip dolanırdım harman yerinde
Bir eşin yok idi Kangal, Gürün’de
Belki döner dedim günün birinde
Ne seni unuttum ne de Sivas’ı

Yamaçlarda oynar kuzu yayardım
Başımı göğsüne sessiz koyardım
Gözlerine baka baka doyardım
Ne seni unuttum ne de Sivas’ı

Sabah güneşiyle düşerdin bana
Bakar idim doyamazdım ben sana
Değil, Kangal değişmezdim cihana
Ne seni unuttum ne de Sivas’ı

Unutmadım seni güzel bilesin
Öldüğümde mezarıma gelesin
Der İHLASÎ mezar taşım söylesin
Ne seni unuttum ne de Sivas’ı...>>


Nedense

Gelecekten kuşku duydum bakınca
Yetişmiyor iyi nesil nedense
Oğlan küpe kızlar piercing takınca
Katışmıyor birlik olup nedense

Hangi dizi hangi saat bilirler
Yumuş desen inatlaşır ölürler
Peşin peşin harçlığını alırlar
Bitişmiyor iki yaka nedense

Alış veriş merkezinden çıkmazlar
Atasına bir su verip bakmazlar
Hasta olsan bir lambayı yakmazlar
Tutuşmuyor kardeş bacı nedense

Oğlan gelir mutfak dolap karışır
Öğlen pizza akşam burger yarışır
Her gelenle flört eder kırışır
Ötüşmüyor gönül kuşu nedense

Kızı desen mesaj çekip buluşur
İzdivaçta ne pislikler oluşur
Seyrederek millet buna alışır
Yatışmıyor benim öfkem nedense

Pantolonda parça parça delikler
Göğüs açık kapanmıyor ilikler
Sandaletle babet şimdi kelikler
Katışmıyor ayrı durur nedense

BEKİR gider yola seyr ü seferle
Gelecek ne olur böyle neferle
Hormonlu evlatla sahte zaferle
Çatışmıyor benim gücüm nedense...>>


Neme Lazım

Neme lazım bu dünyada ölüm varken gül olmak
Neme lazım bir gövdeye kalmayacak dal olmak
İnsan olup kendin bilmek en büyük hazinedir
Neme lazım engin varken yüce dağa yol olmak

Enginliktir saray yapar viraneyi çölleri
Enginliktir bal döktürür kem söyleyen dilleri
Enginliktir tüm insanda olgunluğun halleri
Neme lazım umman coşar o ummana sal olmak

Benliğinde eğilmeli dolu başak misali
Her kapıda kul olmalı köle uşak misali
Sarmalıdır bedenleri sarı kuşak misali
Neme lazım yanmayacak bir ocağa kül olmak

Kim neylesin katar katar kibir yükü tutanı
Kim neylesin fani iken bin bir hava atanı
Kim neylesin İHLÂSÎ’de ağarmayan bir tanı
Neme lazım viran bağda yolunacak gül olmak...>>


Neresi

İki dünya dedikleri neresi
Biri benim birisini bilen yok
Ölmemenin var mıdır ki çaresi
Doğan gider dönüp geri gelen yok

Filizimi sahralarda bitirdim
Kuru dalda olgun meyve yetirdim
Burda doğdum gittim orda oturdum
Ölüm burda o tarafta ölen yok

Kimi meşakkati çeker darlanır
Kimi yoksullukla pişer harlanır
Kimi feryat eder kimi zarlanır
Murat alıp doyasıya gülen yok

İHLÂSÎ’yim sırat benim vicdanım
Cennet dersen kapısıdır imanım
Arşta bitti yerde bitti zamanım
Yazan var da kaderimi silen yok...>>


O Allah

Karda var
O Allah
Varda var
O Allah
Sonsuz han
Özde yan
Canda can
O Allah
Pirde pir
Serde ser
Yerde yer
O Allah
Kokar mis
Taşta his
Bulut sis
O Allah
Yakıcı har
Yanda sar
Bana yar
O Allah
Halas da
Mahlas da
İhlas da
O Allah...>>


O Kutlu Davanın Son Elçisine

O kutlu davanın son elçisine
Uymaya çalıştım uydum mu bilmem
“Ben”i hakikatin tüm ölçüsüne
Koymaya çalıştım koydum mu bilmem

Biri bende buldum edem bini met
Zerrede bulunur en büyük nimet
Gönül bitmez umman canda ganimet
Doymaya çalıştım doydum mu bilmem

Arştan yere kadar baktım içimde
Sönmeyen volkanlar yaktım içimde
Girerken içimde çıktım içimde
Yaymaya çalıştım yaydım mı bilmem

Yıldız çıkar karanlıklar süslenir
Asumanın kucağında beslenir
Ay güneşe güneş aya seslenir
Duymaya çalıştım duydum mu bilmem

İHLÂSÎ’yim bir çemberde dolaştım
İndim çıktım bir minberde dolaştım
Kani oldum bir kamberde dolaştım
Saymaya çalıştım saydım mı bilmem...>>


O Sensin

Öz de yârim varda varım son ahirim o sensin
Var da varım son ahirim bil zahirim o sensin
Son ahirim bil zahirim tek mahirim o sensin
Bil zahirim tek mahirim sel nehirim o sensin

Hak serverin makam yerin senin sırrın çözen bul
Makam yerin senin sırrın çözeni bul ey aciz kul
Senin sırrın çözeni bul ey aciz kul oku okul
Çözeni bul ey aciz kul gül şehirim o sensin

Şahlar şahı bu dergâhı güzergahı kuran Hak
Bu dergâhı güzergâhı kuran Hak bu muhakkak
Güzergâhı kuran Hak bu muhakkak kendi mutlak
Kuran Hak bu muhakkak yol Tahir’im o sensin

Yarsın bana canda cana tüm cihana hâkimsin
Canda cana tüm cihana hâkimsin sen hekimsin
Tüm cihana hâkimsin sen hekimsin İHLASÎ’ye
Hâkimsin sen hekimsin İHLAS kerim o sensin...>>


O’nda

Bir baştanbaşa
Gittim ben O’nda
Gelince coşa
Yittim ben O’nda

Beraber bende
Kemikle tende
Hemen her günde
Bittim ben O’nda

Varında kandım
Canında candım
Kor olup yandım
Tüttüm ben O’nda

Gülde beraber
Dalda beraber
Kulda beraber
Yettim ben O’nda

Cana cevheri
Görünmez feri
Sevdaya seri
Kattım ben O’nda

Görmeyen gözde
İHLASÎ özde
Toprakta gizde
Yattım ben O’nda...>>


O’nundur

Mimarı var usta gizli
Göz üstünde kaş O’nundur
Rızık vermiş bana gizli
Sonu gelmez aş O’nundur

Hayat nimet içecekte
Saklı sende bil gerçekte
Dört mevsimde her çiçekte
Bahar güz ve kış O’nundur

Gezersin sen hiç gitmeden
Gelirsin geri yitmeden
Uykudaki sır bitmeden
İzlediğin düş O’nundur

Nakış gibi oya oya
Kâinata yıldız aya
Seyreyle sen doya doya
Tüm gizemli iş O’nundur

Canı cana eklemiştir
Mühlet verip beklemiştir
Sevgi duygu yüklemiştir
Yürekteki hoş O’nundur

Canlı cansız girmiş safa
Anladık hem de kaç defa
Taşlar gelir bak insafa
Bütün dolu boş O’nundur

Yaldız yaldız gök kubbede
Habib’i var o Kâbe'de
Bağlan İHLÂSÎ ebede
Secde eden baş O’nundur...>>


Olma Sakın

Dolaşırlar çarşı pazar
Satılandan olma sakın
Cephe alır karşı Pazar
İtilenden olma sakın

Birde de biz biri de biz
Göz görürse diri de biz
Tezgâhında yeri de biz
Ütülenden olma sakın

Cevher ile baş kıymetli
O göz ile kaş kıymetli
Altın ile taş kıymetli
Atılandan olma sakın

Büyük düşün büyük oyna
Söyler sana eldir ayna
BEKİR dosta karış kayna
Yitilenden olma sakın...>>


Olmadı

Varımda yoğumda seni yaşarken
Hasret duvarını yıktın olmadı
Rüzgârlar kokunla tenim okşarken
Bir ömrü yoluna yaktım olmadı

Bir seher vaktinde salınıp gelsen
Karşıma dikilip azıcık gülsen
Ruhumdaki sevdan nasıl bir bilsen
Yürekten ağlayıp aktım olmadı

Sevince çingene görünür melek
Çadırını saray gösterir felek
Yüreğimi böldün sen evlek evlek
Geçtiğin yollara baktım olmadı

Yiğidi kul eder aşk denen yara
Belki de sevdiği etmez on para
Benim gözüm ile bakın o yâra
Gönül kervanından çıktım olmadı

Hayalini astım göz uçlarıma
Beyaz yıldız attı bak saçlarıma
Kar yağdı çiçekli yamaçlarıma
Gözümden yaşları döktüm olmadı

Ya selam sal ya da el eyle bana
BEKİR de ömrünü adadı sana
Hicret hâsıl oldu gayrı bu cana
Urganı boynuma taktım olmadı...>>


Olmasa

Dünya güzel olur cennet arama
Fitneyi fesadı katan olmasa
Herkesin de bir sevdiği var ama
Karşılıksız sevgi vatan olmasa

Kişiler şeytandan yaman mı yaman
İnsandır insana vermeyen aman
Aç kalır mı insan hele bu zaman
Haramice soyup yutan olmasa

Her toplumda bir münafık bulunur
Güçlü alır tüm güçsüzler yolunur
Fesatlar olmasa gardaş olunur
Gardaşı gardaşa atan olmasa

Bizden olmayana biz vura vura
Kıyamet kopmadan üfledik sura
Hiç mihnet etmezdik biz de gâvura
Bedava yiyici yatan olmasa

Kardeşliktir İHLÂSÎ’nin davası
Özgür olsun uçan kuşun yuvası
Bahar olur memleketin havası
Bilimi bilgisiz satan olmasa...>>


Olsan (Zincirbent Cigalı Müseddes)

Allah’tan dileğimdir canımda canım olsan
Dünya malı neyleyim yanımda yanım olsan
Bana ölüm kar etmez damarda kanım olsan
Bahtiyar gönlüm olur şerefim şanım olsan
Cennetim sen olursun gelip mihmanım olsan
Mihmanım ol gel bana
Biraz olsun gül bana
Gülüşmesin el bana
Diken bana dal bana
Madem beni seversen
Bir selamı sal bana
Selamı vermez
Görürde görmez
Gülümü dermez
Gönlüme girmez
Sana canım fedadır
Serini sermez
Yüreğimde yaram var gelip dermanım olsan
Dermanım sende benim gelmezsen yolla gelsin
Kokuna hasret kaldım baharda gülle gelsin
Arar uzak der isen seher de yelle gelesin
Gözyaşın suya bırak coşup da selle gelsin
Merhemini süremeye kınalı elle gelsin
Elle sürsün merhemi
Güzel sözler de hemi
Yok, aşığın dirhemi
Ben sana vurgun güzel
Sakla bana mahremi
Mahremi sen de
Nur var tende
Derdi var bende
Güneşe nispet yapar
Görüşünü bu günde
Bu günde söyle bana sözün fermanım olsun
Fermanım var elimde yazan da nazlı yârim
Şakır güle konmadan bülbül avazlı yârim
Başına şal bağlamış başı niyazlı yârim
Özünden bal sunuyor edası hazlı yârim
Boşa bağlama çalmaz türkülü sözlü yârim
Bağlama başın düşer
Gözünden yaşın düşer
Yüzükten taşın düşer
Kaşıktan aşın düşer
Sebebi âşık olman
Yanar ataşın düşer
Ataşın yanar
Yar beni sınar
Gözleri pınar
Bir bade sunar
Sebebi belli değil
Dolanır kenar
Dolanır yüce dağda kendi kirmanım benim
Dolanır gamlı gamlı bahçede bağda dilber
Doyum olmaz sarmaya en güzel çağda dilber
Soluma bakıp durdum baktım ki sağda dilber
Beni tora düşürdü kurtulmaz ağda dilber
Canımı boşa yaktı kavurdu yağda dilber
Yağda gökler ağlasın
Karabulut bağlasın
Sele dönsün çağlasın
Yüreğimi dağlasın
Çehren Ay’a ceh eder
Bana ışık sağlasın
Sağlasın düzen
Ummanda yüzen
Gam ile gezen
Canından bezen
Bir sen değilsin canan
Bağrımı ezen
İHLASÎ hasret dolu çile harmanım benim...>>


Oturdum

Geldim bu dünyaya başladı zaman
Bir yaşında sessiz baştım oturdum
Üç-beş derken sevgi vermedi aman
On’a geldiğimde taştım oturdum

Gezip eğlenmekti her işin başı
Öyle sağlam idi gençlik kumaşı
On beşinde elle ezerdim taşı
Coşkun çaylar gibi coştum oturdum

Yirmisinde bir sevdaya karıştım
Yirmi beşte ben kendimle barıştım
Otuz dedi yüce dağla yarıştım
Hayat menziline koştum oturdum

Otuz beşte hayallerim düğündü
Kırka geldim mutluluğum bir gündü
Kırk beşinde her iş tersine döndü
Ellisinde ben de şaştım oturdum

Elli beşte yavaş yavaş süzüldüm
Altmışında bir of çektim üzüldüm
Altmış beşte çiğnenmeden ezildim
Gözyaşımla birlik düştüm oturdum

Yetmişinde oturmaya yer olmaz
Yetmiş beşte kimse sana yar olmaz
Seksende doksanda hayat var olmaz
İHLASÎ gedikten aştım oturdum...>>


Ozan İhalsi Cemal DİVAN (yorulmak Boşa) atışma

Dünya malı hiç kimseye yar olmaz
Kazanmak caiz de yorulmak boşa
Bir mezar yerinden başka yer olmaz
Baki imiş gibi sarılmak boşa …. İhlasi Bekir Akbulut

Bu gün varsın yarın yosun alemde
Köşke saraylara kurulmak boşa
Acep ne taksimin yazmış kalemde
Emeğin hiç eder yorulmak boşa … Aşık Cemal Divani

Hüküm sürüp başa Sultan da olsan
Yüz’ü geçen çok az bin yılda kalsan
Hükmetsen cihana hepsini alsan
Azrail’e kızıp darılmak boşa …..…. İhlasi Bekir Akbulut

Bahtın seni getirmişse oyuna
Çoban odur hüküm eyler koyuna
Altmış yıl aktınsa nefsin suyuna
Ömür bitti diyip durulmak boşa ….. Aşık Cemal Divani

Üstadım Divani dönüyor devran
İsmail’ce Hakka olunca kurban
Altmış yıldır sende eyledin seyran
Kara torak gibi sürülmek boşa ….. İhlasi Bekir Akbulut

Dikenin yanında gül kal Divani
Kıymet bilmeyene el kal Divani
Kadir bilenlerde tel kal Divani
Namert hırkasına örülmek boşa …… Aşık Cemal Divani

Âdem’den buyana tüm gelen gitmiş
Kimler ahrete ne yükler tutmuş
Çoğu sefa sanıp kendin unutmuş
İHLASİ bunlara kırılmak boşa ………. İhlasi Bekir Akbulut

Cemal divaneye kanan yokusa
Girdiği ocakta yanan yokusa
Sağ iken adını anan yokusa
Öldüğünden sonra sorulmak boşa… Aşık Cemal Divani...>>


Ozan İHLÂSÎ - Âşık Sıtkı Eminoğlu Muhabbeti

Aldı Ozan İHLÂSÎ

Ne damlası vardır ne akarsudur
Ummanı dolduran taşıran kimdir
Kayaları pamuk gibi pörsütür
İnsanı daldıran şaşıran kimdir

Aldı Âşık Eminoğlu

Hikmetinden şüphen mi var Allah’ın
Ummanı doldurup taşıran Rahman
Nuh’un oğlu Kenan isyan eyledi
Kenan’ı yolundan şaşıran şeytan

Aldı Ozan İHLÂSÎ

Yerde gökte kanadı yok dolaşır
Ne bir izi vardır ne de bulaşır
Yol yürümez her canlıya ulaşır
Kılıçsız saldıran düşüren kimdir

Aldı Âşık Eminoğlu

Kâbe müminlerin kıblesi beyti
Biz müminler İbrahim’in milleti
Yolu yok izi yok molekül meyti
Hakkın emri ile alır cümle can

Aldı Ozan İHLÂSÎ

Koyunu kurt ile gezdiren biri
Benliğini kırk yıl ezdiren biri
Sırrını sabrına düzdüren biri
Mucize bulduran döşüren kimdir

Aldı Âşık Eminoğlu

En büyük düşmandır kula cehalet
Kuluna erişir Mevla’dan hikmet
Hattapoğlu Ömer’deki adalet
Mucize gösterdi Resulü Zişan

Aldı Ozan İHLÂSÎ

Zapt olmazdı dört yöreye saldırdı
İbrahim’i ateşlere daldırdı
En sonunda sivrisinek öldürdü
Mancınık kaldıran pişiren kimdir

Tanrılık davası görüp saldıran
İbrahim’i ateşlere daldıran
Bir sinekti o Nemrud’u öldüren
Allah’tan erişti başına şivan
İHLÂSÎ’ esrarda arıyor mânâ
İki isim arşta gelmiş yan yana
Bir yetimken server olmuş cihana
Kalpleri güldüren şişiren kimdir

Aldı Âşık Eminoğlu

EMMİOĞLU hakikatten ol yana
Mevla ile Resul ismi yan yana
Hâtemü’l Enbiya geldi cihana
Hangi canlı kurban olmaz sultana...>>


Ozan İHLASİ Aşık Temel RURABİ (Bu VATAN) Atışma

Bu Vatan (Atışma)
Edirne den karsa gül bahçesidir
Sahip çıkmak lazım bizim bu vatan
Türkçe dili, diğer hep lehçesidir
Canımdan bir parça özüm bu vatan……. ,Ozan İhlasi Bekir Akbulut

Her karış toprakta bir şehit yatar
Ocagım bu vatan közüm bu vatan
Hilalin şölvesi cana can katar
Umudum bu vatan gözüm bu vatan……. Aşık Temel Turabi

Tarihler nişane çağlar da izi
Saklıyor bağrında doğuştan bizi
Kahramandır Türk’ün gelini kızı
Ahirim, evvelim, yazım bu vatan……….. Ozan İhlasi Bekir Akbulut

Mukaddestir benim toprağım taşım
Zaferle doludur her bir savaşım
Dünya düşman olsa eğilmez başım
Dilimden düşmeyen sözüm bu vatan….. Aşık Temel Turabi

Şehitler köküdür gaziler dalı
Kanımla yazılmış bayrağın alı
İHLASİ doğuştan sana sevdalı
Sonsuza dek benim tezim bu vatan …… Ozan Bekir Akbulut

Attığım her adım farkı söylerim
Çevrilen esrarlı çarkı söylerim
Aşık Turabyim türkü söylerim
Mızarbım bu vatan sazım bu vatan …..Aşık Temel Turabi...>>


Ozan İHLASİ Mustafa KURBAN OĞLU 2

Sabahın hayr olsun Bekir gardaşım
Memleketin hali nasıl olacak
Geceler yastığa gitmiyor başım
Memleketin hali nasıl olacak……… Aşık Mustafa Kurbanoğlu

Memleketin dumanı var sisi var
Rüzgâr dağıtmıyor sisini gardaş
Şehidi var gazisi var nesi var
Bozdular bağımın süsünü gardaş ….. Ozan İhlasi

Artık olmalıdır çözüm ereği
Her gün yanar anaların yüreği
Halk olarak bulmalıyız çareyi
Memleketin hali nasıl olacak …….. Aşık Mustafa Kurbanoğlu

Yurdumun insanı arıyor huzur
Duam odur gelip yetişsin Hızır
Bende bir askerim ölmeye hazır
Silemedim yürek yeis’ni gardaş ……..Ozan İhlasi

At başına takmaz oldu yuları
Seyisinden ödünç ister fuları
Tl ‘yi çürüttü elin doları
Memleketin hali nasıl olacak …..Aşık Mustafa Kurbanoğlu

Olan yine garibana oluyor
Gizli zamlar ensemiz de soluyor
Perişanlar oğlak gibi meliyor
Kesdiler milletin sesini gardaş

Huzur yok sükût yok ömür azaldı
Din adına yolsuzluklar hız aldı
Gençlerimiz avrupayı baz aldı
Memleketin hali nasıl olacak …..Aşık Mustafa Kurbanoğlu

Korkudan herkesin kısıldı sesi
Çöpten ekmek toplar kokar nefesi
Ses çıkartan boylayınca kafesi
Taç yaptık demirin pasını gardaş……Ozan İhlasi

Sebepsiz nedensiz ölen çok gardaş
Bizleri ayırıp bölen çok gardaş
Esnaf kan ağlıyor gülen yok gardaş
Memleketin hali nasıl olacak…………Aşık Mustafa kurbanoğlu

Herkes memnun imiş bu gidişattan
Vergi alınmıyor altından yattan
Binalar dikildi çok yüksek katan
Bulamadım yaşam hasını gardaş ………..Ozan İhlasi

Kurbanoğlu inlemiyor sazımız
Söylüyoruz dinlenmiyor sözümüz
Töreyi unuttu oğul kızımız
Memleketin hali nasıl olacak……… Aşık Mustafa kurbanoğlu

Der İHLASi’ Türk töresi yaralı
Yağ çekerek nutuk çeken paralı
Düzeltemez artık gelse kıralı
Gördüm insanların pisini gardaş ……… Ozan İhlasi...>>


Ozan İHLASİ Mustafa KURBANOĞLU (Düşmedi) Atışma

Dünya da ganimet çok diyor çoğu
Bana dertten başka malı düşmedi
Ney yağ çektim ne de etmişim koğu
Bana hazinenin yolu düşmedi…….. İhlasi Bekir Akbulut

Herkes mülk edindi fani dünyayı
Bana bir çiçeğin dalı düşmedi
Pay ettiler kokan tüm rayihayı
Bana gülistanın gülü düşmedi ……… Mutafa Kurbanoğlu

Toprak mı çürüdü kısmet mi bitti
Ben mi yanlış doğdum zaman mı yetti
Ben çalıştım amma ağaya gitti
Meyveli ağacın dalı düşmedi……………….. İhlasi Bekir Akbulut

Bahtım bana üzül diye buyurdu
Şans ile talihi benden ayardı
Haklı haksız bir birini kayırdı
Bana da bir dostun eli düşmedi ……..Mustafa Kurbanoğlu

Gökten kısmet gizli iniyor sandım
İnandım imana böylece kandım
Helalin peşinden her gün dolandım
Kor ateş de yandım yeli düşmedi ….. İhlasi Bekir Akbulut

Dert ile kederi yığdım sineme
Üçüyüz altmış dert düşürdü sineme
Gül sedir kurduğum gönül haneme
Yar geldi oturdu teli düşmedi……. Mustafa Kurbanoğlu

Bir kandı gökte biri de yer de
Rızık dağıtılır bildim seherde
Dualar dermandır bütün her derde
Ne dense keramet eli düşmedi ………. İhlasi Bekir Akbulut

Bedeli olmadı hiç emeğimin
Tadı tuzu bile yok ekmeğimin
Elli yıldır dönen değirmenimin
Deni bitti ama zili düşmedi………..Mustafa Kurbanoğlu

İHLASİYİM her çiçeğe konmadım
Hak dururken hiç şeytana kanmadım
Tek lokmamı bir harama banmadım
O kadar alimden veli düşmedi …………… İhlasi Bekir Akbulut

Kurban oğlu ne dalmışsın uykuya
Çok uyumak çare değil korkuya
Delilerin taş attığı kuyuya
Benden başka hiç bir deli düşmedi … Mustafa Kurbanoğlu...>>


Ozan ihlasi Aşık İsrafil DAŞDAN ( Çöz çözerisen) atışma

ÇÖZ ÇÖZER İSEN (ATIŞMA)

Karıncaya çokça hüner yüklemiş
Gel de bu sırrını çöz çözer isen
Edep kapısında kırk yıl beklemiş
Sen de hünerini yaz yazar isen …… İhlasi Bekir Akbulut

Sultan Süleyman’a dersini verdi
Karınca sırrını çözen bulunur
Taptuk kapısında kemale erdi
Ehli hünerini yazan bulunur……. Aşık İsrail Daşdan

Dağın başı yüksek ayağı yerde
Devayı gizlemiş bul diye derde
Gecenin zifiri gündüze perde
Açta gönül gözün sez sezer isen……İhlasi Bekir Akbulut

Dağı nokta görmüş aklı eren var
Gece beyaz postu yere seren var
Dünyadan ahreti gözü gören var
Kalp gözünü açıp sezen bulunur….Aşık İsrafil Daşdan

Suları ıslatmak dervişin işi
Kendini bilirse lokmandır kişi
Durmadan Hak için akıt gözyaşı
Gönül süzgecinden süz süzer isen,….İhlasi Bekir Akbulut

Akıl kül izaftır her işin başı
Kendi ervahıdır Nakşi nakkaşı
Binyıl hiç durmadan akıtmış yaşı
Kendini elekten süzen bulunur……… Aşık İsrafil Daşdan

Bulutun bağrında saklamış suyu
Yusuf’u saklayan karanlık kuyu
Seher de dağılır nasibin payı
Girip berekette yüz yüzer isen… .. İhlasi Bekir Akbulut

Suyun ispatıdır Nuh’un tufanı
Sularda söylenir Yunus’un şanı
Yusuf’a kuyuda verdi nişanı
İlim deryasında yüzen bulunur…. ..Aşık İsrafil Daşdan

İHLASİ bu çarkta oldum pervane
Gezdim hikmetinde oldum divane
Ben benden öte de Hakka avane
Gel gücün yeterse boz bozar isen…. .İhlasi Bekir Akbulut

İSRAFİL her işe değildir mayil
Ben doğru söylerim elimde değil
Hakkın emri ile gelir ezaryil
Her türlü oyunu bozan bulunur……. Aşık İsrafil Daşadan...>>


Ozan İHLASİ Aşık İsrafil DŞADAN (Atışma)

Ozan İHLASİ

Ne damlası vardır ne akar sudur
Ummani dolduran taşıran kimdir
Kayaları pamuk gibi pörsüden
Insanı daldıran şaşıran kimdir

İsrafil DAŞDAN

O Allah her şeyi yoktan var eder
Ummani doldurup taşıran odur
Kıyametde Herşey toz olup gider
Insanı daldıran şaşıran odur

Ozan İHLASİ

Yerde gökte kanadı yok dolaşır
Ne bir izi vardır nede bulaşır
Yol yürümez her canlıya ulaşır
Kılıç sız saldıran düşüren kimdir

İsrafil DAŞDAN

Ezrayil Tek gözlü verilmez mana
Tubaya sabittir gitmez bir yana
Allah eriştirir onu her cana
Kılıçsız saldıran düşüren odur

Ozan İHLASİ

Koyunu kurt ile gezdiren biri
Benliyini kırk yıl ezdiren biri
Sırrını sabrına sezdiren biri
Mucize bulduran devşiren kimdir

İsrafil DAŞDAN

Şueyupta geldi buldu asayı
Tevratla getirdi dini yasayı
Tam kırk sene çoban etti musayı
Mucize bulduran devşiren odur

Ozan İHLASİ

Zapt olmazdı dört yöreye saldırdı
İbrahimi ateşlere daldırdı
En sonunda topal Sinek öldürdü
Mancılık kaldıran pişiren kimdir

İsrafil DAŞDAN

Nemrut ben allahım dedi kandırdı
Puta taptı kendisini andırdı
Halile serin ol ateş yandırdı
Ne kaldıran nede pişiren odur

Ozan İHLASİ

İhlasi esrarda arıyor mana
İki isim arşta gelmiş yanyana
Bir yetimken server iki cihana
Kalpleri güldüren şişiren kimdir

İsrafil DAŞDAN

Israfil der Arşa tevhit yazıldı
Kalemden noktaya bir nur süzüldü
Muhammet nübüvvet mühri kazıldı
Kalpleri güldüren şişiren odur...>>


Ozan İHLASİ Aşık sıtkı EMİNOĞLU (muhabbet

İnsanlar puşt olmuş kırk dona girer
Nesil azmış maya kokmuş güvenme
Benliğini satan murada erer
Kahpede insanlık yokmuş güvenme …..İhlasi Bekir Akbulut

Günümüzde hizmet nefise olmuş
Kendini ateşe yakmış ne diyim
Asaletten yoksul olan insanın
Kafasına şimşek çakmış ne diyim….. Aşık Muhsin yaralı

İki kişi bir arada duramaz
İkisinde biri mutlak yaramaz
Dostu satar dost dostunu aramaz
İnsan insanlığı yıkmış güvenme …..İhlasi Bekir Akbulut

Asılsızlar yıkar gücü yeterse
Piç horozlar vakitsizce öterse
Evlat babasına yumruk atarsa
Onun sütü bozuk çıkmış ne diyim….. Aşık Muhsin yaralı

Zaman asri zamane de vebalim
Fikir çıplak sözü zehir tüm âlim
İHLASİ YE dünya olmuş çok zalim
Ömrü çoktan gazel dökmüş güvenme …..İhlasi Bekir Akbulut

Muhsin yaralıyım yüzün ak ise
Eğer doğrulukta özün pak ise
Hak’kın huzurunda amel yok ise
Kendi kendisini yakmış ne diyim….. Aşık Muhsin yaralı...>>


Ozan İHLASİ muhsin YARLI (Güvenme )atışma

İnsanlar puşt olmuş kırk dona girer
Nesil azmış maya kokmuş güvenme
Benliğini satan murada erer
Kahpede insanlık yokmuş güvenme …..İhlasi Bekir Akbulut

Günümüzde hizmet nefise olmuş
Kendini ateşe yakmış ne diyim
Asaletten yoksul olan insanın
Kafasına şimşek çakmış ne diyim….. Aşık Muhsin yaralı

İki kişi bir arada duramaz
İkisinde biri mutlak yaramaz
Dostu satar dost dostunu aramaz
İnsan insanlığı yıkmış güvenme …..İhlasi Bekir Akbulut

Asılsızlar yıkar gücü yeterse
Piç horozlar vakitsizce öterse
Evlat babasına yumruk atarsa
Onun sütü bozuk çıkmış ne diyim….. Aşık Muhsin yaralı

Zaman asri zamane de vebalim
Fikir çıplak sözü zehir tüm âlim
İHLASİ YE dünya olmuş çok zalim
Ömrü çoktan gazel dökmüş güvenme …..İhlasi Bekir Akbulut

Muhsin yaralıyım yüzün ak ise
Eğer doğrulukta özün pak ise
Hak’kın huzurunda amel yok ise
Kendi kendisini yakmış ne diyim….. Aşık Muhsin yaralı...>>


Ozan İHLASİ sıtkı EMİNOĞLU

Görünce Başka ( Atışma )


Hüner kimde örneği var alırsan
File kafa tutan karınca başka
İzleyip de o sırrını bulursan
Arı da kovana varınca başka ……..Ozan İhlasi Bekir Akbulut

Cehaletten ne beklersin ihlasi
Alimlere soru sorunca başka
Haddini bilmektir insanın hasi
Düşleri hayıra yorunca başka ….. Aşık Sıtkı Eminoğlu

Dikeni gülüne bekçi yaratmış
Bülbüle dermanı gülde aratmış
Gündüzü ışıtmış gece karatmış
Karanlığa nuru durunca başka …….Ozan İhlasi Bekir Akbulut

Be hey gönül kini kaldır aradan
Sabredenler kurtarır her yaradan
Rızgına kefilim demiş yaradan
Helalından rızık verince başka….. Âşık Sıtkı Eminoğlu

Zamanı gelince değişir yurtlar
Şekil alır larva canlanır kurtlar
Ayaktan su içer, baştan yumurtlar
Nimeti rahmeti serince başka ………….Ozan İhlasi Bekir Akbulut

Doğrulara geniş dünya dar oldu
İnanan kullarda bin efkar oldu
Hürmetine iki cihan var oldu
Resulun siması nurunca başka….. Âşık Sıtkı Eminoğlu

Ataş da kızlı sudaysa buzu
Kütlesiz rüzgâr da keskin ayazı
Bahar da güzellik kış da beyazı
İHLASİ sıtkınan görünce başka …….Ozan İhlasi Bekir Akbulut

Eminoğlu kolay deyil kemalet
Her meslekte hem emek var hem diyet
Mevladandır anadaki merhamet
Alıp yavrusunu sarınca başka….. Âşık Sıtkı Eminoğlu

07.03.2016...>>


Bu bölümde toplam 350 adet Ozan İhlasi şiiri bulunmaktadır.

1 2 3 4 5 6 7 8 9 10 11 12 13 14

 

 



anasayfa l notalar l sözler l bağlama l hikayeler l gönül verenler
halk müziği l ozanlar l yazılar l kitaplık l konser-tv l linklerimiz l görüşleriniz

Herhangi bir konuda yazışmak için: turkuler@turkuler.com