Ozan İhlasi Şiirleri 10
Ne Olsun
Halin nasıl diye sormuşsun bana Soluyorum senin için ne olsun Mecnun’um gördüğüm günden bu yana Ölüyorum senin için ne olsun
Bir hazan mevsimi yaşıyorum ben Sensiz sana doğru koşuyorum ben Kendime sığmayıp taşıyorum ben Doluyorum senin için ne olsun
İki büklüm oldu büküldü belim Açmadan dalında döküldü gülüm Çok istedim amma gelmiyor ölüm Dalıyorum senin için ne olsun
Soranlara dedim yaram derinde Sol yanımın tam da orta yerinde Belki gelir diye günün birinde Kalıyorum senin için ne olsun
BEKİR der bu çile bu hasret niye Vuslat uzadıkça döner deliye Beklemekten küsmüş demesin diye Gülüyorum senin için ne olsun...>>
Ne Seni Unuttum Ne de Sivas’ı
Gurbet elde gözüm yaşlı dolandım Ne seni unuttum ne de Sivas’ı Coşkun seller gibi coştum bulandım Ne seni unuttum ne de Sivas’ı
Gezip dolanırdım harman yerinde Bir eşin yok idi Kangal, Gürün’de Belki döner dedim günün birinde Ne seni unuttum ne de Sivas’ı
Yamaçlarda oynar kuzu yayardım Başımı göğsüne sessiz koyardım Gözlerine baka baka doyardım Ne seni unuttum ne de Sivas’ı
Sabah güneşiyle düşerdin bana Bakar idim doyamazdım ben sana Değil, Kangal değişmezdim cihana Ne seni unuttum ne de Sivas’ı
Unutmadım seni güzel bilesin Öldüğümde mezarıma gelesin Der İHLASÎ mezar taşım söylesin Ne seni unuttum ne de Sivas’ı...>>
Nedense
Gelecekten kuşku duydum bakınca Yetişmiyor iyi nesil nedense Oğlan küpe kızlar piercing takınca Katışmıyor birlik olup nedense
Hangi dizi hangi saat bilirler Yumuş desen inatlaşır ölürler Peşin peşin harçlığını alırlar Bitişmiyor iki yaka nedense
Alış veriş merkezinden çıkmazlar Atasına bir su verip bakmazlar Hasta olsan bir lambayı yakmazlar Tutuşmuyor kardeş bacı nedense
Oğlan gelir mutfak dolap karışır Öğlen pizza akşam burger yarışır Her gelenle flört eder kırışır Ötüşmüyor gönül kuşu nedense
Kızı desen mesaj çekip buluşur İzdivaçta ne pislikler oluşur Seyrederek millet buna alışır Yatışmıyor benim öfkem nedense
Pantolonda parça parça delikler Göğüs açık kapanmıyor ilikler Sandaletle babet şimdi kelikler Katışmıyor ayrı durur nedense
BEKİR gider yola seyr ü seferle Gelecek ne olur böyle neferle Hormonlu evlatla sahte zaferle Çatışmıyor benim gücüm nedense...>>
Neme Lazım
Neme lazım bu dünyada ölüm varken gül olmak Neme lazım bir gövdeye kalmayacak dal olmak İnsan olup kendin bilmek en büyük hazinedir Neme lazım engin varken yüce dağa yol olmak
Enginliktir saray yapar viraneyi çölleri Enginliktir bal döktürür kem söyleyen dilleri Enginliktir tüm insanda olgunluğun halleri Neme lazım umman coşar o ummana sal olmak
Benliğinde eğilmeli dolu başak misali Her kapıda kul olmalı köle uşak misali Sarmalıdır bedenleri sarı kuşak misali Neme lazım yanmayacak bir ocağa kül olmak
Kim neylesin katar katar kibir yükü tutanı Kim neylesin fani iken bin bir hava atanı Kim neylesin İHLÂSÎ’de ağarmayan bir tanı Neme lazım viran bağda yolunacak gül olmak...>>
Neresi
İki dünya dedikleri neresi Biri benim birisini bilen yok Ölmemenin var mıdır ki çaresi Doğan gider dönüp geri gelen yok
Filizimi sahralarda bitirdim Kuru dalda olgun meyve yetirdim Burda doğdum gittim orda oturdum Ölüm burda o tarafta ölen yok
Kimi meşakkati çeker darlanır Kimi yoksullukla pişer harlanır Kimi feryat eder kimi zarlanır Murat alıp doyasıya gülen yok
İHLÂSÎ’yim sırat benim vicdanım Cennet dersen kapısıdır imanım Arşta bitti yerde bitti zamanım Yazan var da kaderimi silen yok...>>
O Allah
Karda var O Allah Varda var O Allah Sonsuz han Özde yan Canda can O Allah Pirde pir Serde ser Yerde yer O Allah Kokar mis Taşta his Bulut sis O Allah Yakıcı har Yanda sar Bana yar O Allah Halas da Mahlas da İhlas da O Allah...>>
O Kutlu Davanın Son Elçisine
O kutlu davanın son elçisine Uymaya çalıştım uydum mu bilmem “Ben”i hakikatin tüm ölçüsüne Koymaya çalıştım koydum mu bilmem
Biri bende buldum edem bini met Zerrede bulunur en büyük nimet Gönül bitmez umman canda ganimet Doymaya çalıştım doydum mu bilmem
Arştan yere kadar baktım içimde Sönmeyen volkanlar yaktım içimde Girerken içimde çıktım içimde Yaymaya çalıştım yaydım mı bilmem
Yıldız çıkar karanlıklar süslenir Asumanın kucağında beslenir Ay güneşe güneş aya seslenir Duymaya çalıştım duydum mu bilmem
İHLÂSÎ’yim bir çemberde dolaştım İndim çıktım bir minberde dolaştım Kani oldum bir kamberde dolaştım Saymaya çalıştım saydım mı bilmem...>>
O Sensin
Öz de yârim varda varım son ahirim o sensin Var da varım son ahirim bil zahirim o sensin Son ahirim bil zahirim tek mahirim o sensin Bil zahirim tek mahirim sel nehirim o sensin
Hak serverin makam yerin senin sırrın çözen bul Makam yerin senin sırrın çözeni bul ey aciz kul Senin sırrın çözeni bul ey aciz kul oku okul Çözeni bul ey aciz kul gül şehirim o sensin
Şahlar şahı bu dergâhı güzergahı kuran Hak Bu dergâhı güzergâhı kuran Hak bu muhakkak Güzergâhı kuran Hak bu muhakkak kendi mutlak Kuran Hak bu muhakkak yol Tahir’im o sensin Yarsın bana canda cana tüm cihana hâkimsin Canda cana tüm cihana hâkimsin sen hekimsin Tüm cihana hâkimsin sen hekimsin İHLASÎ’ye Hâkimsin sen hekimsin İHLAS kerim o sensin...>>
O’nda
Bir baştanbaşa Gittim ben O’nda Gelince coşa Yittim ben O’nda
Beraber bende Kemikle tende Hemen her günde Bittim ben O’nda
Varında kandım Canında candım Kor olup yandım Tüttüm ben O’nda
Gülde beraber Dalda beraber Kulda beraber Yettim ben O’nda
Cana cevheri Görünmez feri Sevdaya seri Kattım ben O’nda
Görmeyen gözde İHLASÎ özde Toprakta gizde Yattım ben O’nda...>>
O’nundur
Mimarı var usta gizli Göz üstünde kaş O’nundur Rızık vermiş bana gizli Sonu gelmez aş O’nundur
Hayat nimet içecekte Saklı sende bil gerçekte Dört mevsimde her çiçekte Bahar güz ve kış O’nundur
Gezersin sen hiç gitmeden Gelirsin geri yitmeden Uykudaki sır bitmeden İzlediğin düş O’nundur
Nakış gibi oya oya Kâinata yıldız aya Seyreyle sen doya doya Tüm gizemli iş O’nundur
Canı cana eklemiştir Mühlet verip beklemiştir Sevgi duygu yüklemiştir Yürekteki hoş O’nundur
Canlı cansız girmiş safa Anladık hem de kaç defa Taşlar gelir bak insafa Bütün dolu boş O’nundur
Yaldız yaldız gök kubbede Habib’i var o Kâbe'de Bağlan İHLÂSÎ ebede Secde eden baş O’nundur...>>
Olma Sakın
Dolaşırlar çarşı pazar Satılandan olma sakın Cephe alır karşı Pazar İtilenden olma sakın
Birde de biz biri de biz Göz görürse diri de biz Tezgâhında yeri de biz Ütülenden olma sakın
Cevher ile baş kıymetli O göz ile kaş kıymetli Altın ile taş kıymetli Atılandan olma sakın
Büyük düşün büyük oyna Söyler sana eldir ayna BEKİR dosta karış kayna Yitilenden olma sakın...>>
Olmadı
Varımda yoğumda seni yaşarken Hasret duvarını yıktın olmadı Rüzgârlar kokunla tenim okşarken Bir ömrü yoluna yaktım olmadı
Bir seher vaktinde salınıp gelsen Karşıma dikilip azıcık gülsen Ruhumdaki sevdan nasıl bir bilsen Yürekten ağlayıp aktım olmadı
Sevince çingene görünür melek Çadırını saray gösterir felek Yüreğimi böldün sen evlek evlek Geçtiğin yollara baktım olmadı
Yiğidi kul eder aşk denen yara Belki de sevdiği etmez on para Benim gözüm ile bakın o yâra Gönül kervanından çıktım olmadı
Hayalini astım göz uçlarıma Beyaz yıldız attı bak saçlarıma Kar yağdı çiçekli yamaçlarıma Gözümden yaşları döktüm olmadı
Ya selam sal ya da el eyle bana BEKİR de ömrünü adadı sana Hicret hâsıl oldu gayrı bu cana Urganı boynuma taktım olmadı...>>
Olmasa
Dünya güzel olur cennet arama Fitneyi fesadı katan olmasa Herkesin de bir sevdiği var ama Karşılıksız sevgi vatan olmasa
Kişiler şeytandan yaman mı yaman İnsandır insana vermeyen aman Aç kalır mı insan hele bu zaman Haramice soyup yutan olmasa
Her toplumda bir münafık bulunur Güçlü alır tüm güçsüzler yolunur Fesatlar olmasa gardaş olunur Gardaşı gardaşa atan olmasa
Bizden olmayana biz vura vura Kıyamet kopmadan üfledik sura Hiç mihnet etmezdik biz de gâvura Bedava yiyici yatan olmasa
Kardeşliktir İHLÂSÎ’nin davası Özgür olsun uçan kuşun yuvası Bahar olur memleketin havası Bilimi bilgisiz satan olmasa...>>
Olsan (Zincirbent Cigalı Müseddes)
Allah’tan dileğimdir canımda canım olsan Dünya malı neyleyim yanımda yanım olsan Bana ölüm kar etmez damarda kanım olsan Bahtiyar gönlüm olur şerefim şanım olsan Cennetim sen olursun gelip mihmanım olsan Mihmanım ol gel bana Biraz olsun gül bana Gülüşmesin el bana Diken bana dal bana Madem beni seversen Bir selamı sal bana Selamı vermez Görürde görmez Gülümü dermez Gönlüme girmez Sana canım fedadır Serini sermez Yüreğimde yaram var gelip dermanım olsan Dermanım sende benim gelmezsen yolla gelsin Kokuna hasret kaldım baharda gülle gelsin Arar uzak der isen seher de yelle gelesin Gözyaşın suya bırak coşup da selle gelsin Merhemini süremeye kınalı elle gelsin Elle sürsün merhemi Güzel sözler de hemi Yok, aşığın dirhemi Ben sana vurgun güzel Sakla bana mahremi Mahremi sen de Nur var tende Derdi var bende Güneşe nispet yapar Görüşünü bu günde Bu günde söyle bana sözün fermanım olsun Fermanım var elimde yazan da nazlı yârim Şakır güle konmadan bülbül avazlı yârim Başına şal bağlamış başı niyazlı yârim Özünden bal sunuyor edası hazlı yârim Boşa bağlama çalmaz türkülü sözlü yârim Bağlama başın düşer Gözünden yaşın düşer Yüzükten taşın düşer Kaşıktan aşın düşer Sebebi âşık olman Yanar ataşın düşer Ataşın yanar Yar beni sınar Gözleri pınar Bir bade sunar Sebebi belli değil Dolanır kenar Dolanır yüce dağda kendi kirmanım benim Dolanır gamlı gamlı bahçede bağda dilber Doyum olmaz sarmaya en güzel çağda dilber Soluma bakıp durdum baktım ki sağda dilber Beni tora düşürdü kurtulmaz ağda dilber Canımı boşa yaktı kavurdu yağda dilber Yağda gökler ağlasın Karabulut bağlasın Sele dönsün çağlasın Yüreğimi dağlasın Çehren Ay’a ceh eder Bana ışık sağlasın Sağlasın düzen Ummanda yüzen Gam ile gezen Canından bezen Bir sen değilsin canan Bağrımı ezen İHLASÎ hasret dolu çile harmanım benim...>>
Oturdum
Geldim bu dünyaya başladı zaman Bir yaşında sessiz baştım oturdum Üç-beş derken sevgi vermedi aman On’a geldiğimde taştım oturdum
Gezip eğlenmekti her işin başı Öyle sağlam idi gençlik kumaşı On beşinde elle ezerdim taşı Coşkun çaylar gibi coştum oturdum
Yirmisinde bir sevdaya karıştım Yirmi beşte ben kendimle barıştım Otuz dedi yüce dağla yarıştım Hayat menziline koştum oturdum
Otuz beşte hayallerim düğündü Kırka geldim mutluluğum bir gündü Kırk beşinde her iş tersine döndü Ellisinde ben de şaştım oturdum
Elli beşte yavaş yavaş süzüldüm Altmışında bir of çektim üzüldüm Altmış beşte çiğnenmeden ezildim Gözyaşımla birlik düştüm oturdum
Yetmişinde oturmaya yer olmaz Yetmiş beşte kimse sana yar olmaz Seksende doksanda hayat var olmaz İHLASÎ gedikten aştım oturdum...>>
Ozan İhalsi Cemal DİVAN (yorulmak Boşa) atışma
Dünya malı hiç kimseye yar olmaz Kazanmak caiz de yorulmak boşa Bir mezar yerinden başka yer olmaz Baki imiş gibi sarılmak boşa …. İhlasi Bekir Akbulut
Bu gün varsın yarın yosun alemde Köşke saraylara kurulmak boşa Acep ne taksimin yazmış kalemde Emeğin hiç eder yorulmak boşa … Aşık Cemal Divani
Hüküm sürüp başa Sultan da olsan Yüz’ü geçen çok az bin yılda kalsan Hükmetsen cihana hepsini alsan Azrail’e kızıp darılmak boşa …..…. İhlasi Bekir Akbulut
Bahtın seni getirmişse oyuna Çoban odur hüküm eyler koyuna Altmış yıl aktınsa nefsin suyuna Ömür bitti diyip durulmak boşa ….. Aşık Cemal Divani
Üstadım Divani dönüyor devran İsmail’ce Hakka olunca kurban Altmış yıldır sende eyledin seyran Kara torak gibi sürülmek boşa ….. İhlasi Bekir Akbulut
Dikenin yanında gül kal Divani Kıymet bilmeyene el kal Divani Kadir bilenlerde tel kal Divani Namert hırkasına örülmek boşa …… Aşık Cemal Divani
Âdem’den buyana tüm gelen gitmiş Kimler ahrete ne yükler tutmuş Çoğu sefa sanıp kendin unutmuş İHLASİ bunlara kırılmak boşa ………. İhlasi Bekir Akbulut
Cemal divaneye kanan yokusa Girdiği ocakta yanan yokusa Sağ iken adını anan yokusa Öldüğünden sonra sorulmak boşa… Aşık Cemal Divani...>>
Ozan İHLÂSÎ - Âşık Sıtkı Eminoğlu Muhabbeti
Aldı Ozan İHLÂSÎ
Ne damlası vardır ne akarsudur Ummanı dolduran taşıran kimdir Kayaları pamuk gibi pörsütür İnsanı daldıran şaşıran kimdir
Aldı Âşık Eminoğlu
Hikmetinden şüphen mi var Allah’ın Ummanı doldurup taşıran Rahman Nuh’un oğlu Kenan isyan eyledi Kenan’ı yolundan şaşıran şeytan
Aldı Ozan İHLÂSÎ
Yerde gökte kanadı yok dolaşır Ne bir izi vardır ne de bulaşır Yol yürümez her canlıya ulaşır Kılıçsız saldıran düşüren kimdir
Aldı Âşık Eminoğlu
Kâbe müminlerin kıblesi beyti Biz müminler İbrahim’in milleti Yolu yok izi yok molekül meyti Hakkın emri ile alır cümle can
Aldı Ozan İHLÂSÎ
Koyunu kurt ile gezdiren biri Benliğini kırk yıl ezdiren biri Sırrını sabrına düzdüren biri Mucize bulduran döşüren kimdir
Aldı Âşık Eminoğlu
En büyük düşmandır kula cehalet Kuluna erişir Mevla’dan hikmet Hattapoğlu Ömer’deki adalet Mucize gösterdi Resulü Zişan
Aldı Ozan İHLÂSÎ
Zapt olmazdı dört yöreye saldırdı İbrahim’i ateşlere daldırdı En sonunda sivrisinek öldürdü Mancınık kaldıran pişiren kimdir
Tanrılık davası görüp saldıran İbrahim’i ateşlere daldıran Bir sinekti o Nemrud’u öldüren Allah’tan erişti başına şivan İHLÂSÎ’ esrarda arıyor mânâ İki isim arşta gelmiş yan yana Bir yetimken server olmuş cihana Kalpleri güldüren şişiren kimdir
Aldı Âşık Eminoğlu
EMMİOĞLU hakikatten ol yana Mevla ile Resul ismi yan yana Hâtemü’l Enbiya geldi cihana Hangi canlı kurban olmaz sultana...>>
Ozan İHLASİ Aşık Temel RURABİ (Bu VATAN) Atışma
Bu Vatan (Atışma) Edirne den karsa gül bahçesidir Sahip çıkmak lazım bizim bu vatan Türkçe dili, diğer hep lehçesidir Canımdan bir parça özüm bu vatan……. ,Ozan İhlasi Bekir Akbulut
Her karış toprakta bir şehit yatar Ocagım bu vatan közüm bu vatan Hilalin şölvesi cana can katar Umudum bu vatan gözüm bu vatan……. Aşık Temel Turabi
Tarihler nişane çağlar da izi Saklıyor bağrında doğuştan bizi Kahramandır Türk’ün gelini kızı Ahirim, evvelim, yazım bu vatan……….. Ozan İhlasi Bekir Akbulut
Mukaddestir benim toprağım taşım Zaferle doludur her bir savaşım Dünya düşman olsa eğilmez başım Dilimden düşmeyen sözüm bu vatan….. Aşık Temel Turabi
Şehitler köküdür gaziler dalı Kanımla yazılmış bayrağın alı İHLASİ doğuştan sana sevdalı Sonsuza dek benim tezim bu vatan …… Ozan Bekir Akbulut
Attığım her adım farkı söylerim Çevrilen esrarlı çarkı söylerim Aşık Turabyim türkü söylerim Mızarbım bu vatan sazım bu vatan …..Aşık Temel Turabi...>>
Ozan İHLASİ Mustafa KURBAN OĞLU 2
Sabahın hayr olsun Bekir gardaşım Memleketin hali nasıl olacak Geceler yastığa gitmiyor başım Memleketin hali nasıl olacak……… Aşık Mustafa Kurbanoğlu
Memleketin dumanı var sisi var Rüzgâr dağıtmıyor sisini gardaş Şehidi var gazisi var nesi var Bozdular bağımın süsünü gardaş ….. Ozan İhlasi
Artık olmalıdır çözüm ereği Her gün yanar anaların yüreği Halk olarak bulmalıyız çareyi Memleketin hali nasıl olacak …….. Aşık Mustafa Kurbanoğlu
Yurdumun insanı arıyor huzur Duam odur gelip yetişsin Hızır Bende bir askerim ölmeye hazır Silemedim yürek yeis’ni gardaş ……..Ozan İhlasi
At başına takmaz oldu yuları Seyisinden ödünç ister fuları Tl ‘yi çürüttü elin doları Memleketin hali nasıl olacak …..Aşık Mustafa Kurbanoğlu
Olan yine garibana oluyor Gizli zamlar ensemiz de soluyor Perişanlar oğlak gibi meliyor Kesdiler milletin sesini gardaş
Huzur yok sükût yok ömür azaldı Din adına yolsuzluklar hız aldı Gençlerimiz avrupayı baz aldı Memleketin hali nasıl olacak …..Aşık Mustafa Kurbanoğlu
Korkudan herkesin kısıldı sesi Çöpten ekmek toplar kokar nefesi Ses çıkartan boylayınca kafesi Taç yaptık demirin pasını gardaş……Ozan İhlasi
Sebepsiz nedensiz ölen çok gardaş Bizleri ayırıp bölen çok gardaş Esnaf kan ağlıyor gülen yok gardaş Memleketin hali nasıl olacak…………Aşık Mustafa kurbanoğlu
Herkes memnun imiş bu gidişattan Vergi alınmıyor altından yattan Binalar dikildi çok yüksek katan Bulamadım yaşam hasını gardaş ………..Ozan İhlasi
Kurbanoğlu inlemiyor sazımız Söylüyoruz dinlenmiyor sözümüz Töreyi unuttu oğul kızımız Memleketin hali nasıl olacak……… Aşık Mustafa kurbanoğlu
Der İHLASi’ Türk töresi yaralı Yağ çekerek nutuk çeken paralı Düzeltemez artık gelse kıralı Gördüm insanların pisini gardaş ……… Ozan İhlasi...>>
Ozan İHLASİ Mustafa KURBANOĞLU (Düşmedi) Atışma
Dünya da ganimet çok diyor çoğu Bana dertten başka malı düşmedi Ney yağ çektim ne de etmişim koğu Bana hazinenin yolu düşmedi…….. İhlasi Bekir Akbulut
Herkes mülk edindi fani dünyayı Bana bir çiçeğin dalı düşmedi Pay ettiler kokan tüm rayihayı Bana gülistanın gülü düşmedi ……… Mutafa Kurbanoğlu
Toprak mı çürüdü kısmet mi bitti Ben mi yanlış doğdum zaman mı yetti Ben çalıştım amma ağaya gitti Meyveli ağacın dalı düşmedi……………….. İhlasi Bekir Akbulut
Bahtım bana üzül diye buyurdu Şans ile talihi benden ayardı Haklı haksız bir birini kayırdı Bana da bir dostun eli düşmedi ……..Mustafa Kurbanoğlu
Gökten kısmet gizli iniyor sandım İnandım imana böylece kandım Helalin peşinden her gün dolandım Kor ateş de yandım yeli düşmedi ….. İhlasi Bekir Akbulut
Dert ile kederi yığdım sineme Üçüyüz altmış dert düşürdü sineme Gül sedir kurduğum gönül haneme Yar geldi oturdu teli düşmedi……. Mustafa Kurbanoğlu
Bir kandı gökte biri de yer de Rızık dağıtılır bildim seherde Dualar dermandır bütün her derde Ne dense keramet eli düşmedi ………. İhlasi Bekir Akbulut
Bedeli olmadı hiç emeğimin Tadı tuzu bile yok ekmeğimin Elli yıldır dönen değirmenimin Deni bitti ama zili düşmedi………..Mustafa Kurbanoğlu
İHLASİYİM her çiçeğe konmadım Hak dururken hiç şeytana kanmadım Tek lokmamı bir harama banmadım O kadar alimden veli düşmedi …………… İhlasi Bekir Akbulut
Kurban oğlu ne dalmışsın uykuya Çok uyumak çare değil korkuya Delilerin taş attığı kuyuya Benden başka hiç bir deli düşmedi … Mustafa Kurbanoğlu...>>
Ozan ihlasi Aşık İsrafil DAŞDAN ( Çöz çözerisen) atışma
ÇÖZ ÇÖZER İSEN (ATIŞMA)
Karıncaya çokça hüner yüklemiş Gel de bu sırrını çöz çözer isen Edep kapısında kırk yıl beklemiş Sen de hünerini yaz yazar isen …… İhlasi Bekir Akbulut
Sultan Süleyman’a dersini verdi Karınca sırrını çözen bulunur Taptuk kapısında kemale erdi Ehli hünerini yazan bulunur……. Aşık İsrail Daşdan
Dağın başı yüksek ayağı yerde Devayı gizlemiş bul diye derde Gecenin zifiri gündüze perde Açta gönül gözün sez sezer isen……İhlasi Bekir Akbulut
Dağı nokta görmüş aklı eren var Gece beyaz postu yere seren var Dünyadan ahreti gözü gören var Kalp gözünü açıp sezen bulunur….Aşık İsrafil Daşdan
Suları ıslatmak dervişin işi Kendini bilirse lokmandır kişi Durmadan Hak için akıt gözyaşı Gönül süzgecinden süz süzer isen,….İhlasi Bekir Akbulut
Akıl kül izaftır her işin başı Kendi ervahıdır Nakşi nakkaşı Binyıl hiç durmadan akıtmış yaşı Kendini elekten süzen bulunur……… Aşık İsrafil Daşdan Bulutun bağrında saklamış suyu Yusuf’u saklayan karanlık kuyu Seher de dağılır nasibin payı Girip berekette yüz yüzer isen… .. İhlasi Bekir Akbulut
Suyun ispatıdır Nuh’un tufanı Sularda söylenir Yunus’un şanı Yusuf’a kuyuda verdi nişanı İlim deryasında yüzen bulunur…. ..Aşık İsrafil Daşdan
İHLASİ bu çarkta oldum pervane Gezdim hikmetinde oldum divane Ben benden öte de Hakka avane Gel gücün yeterse boz bozar isen…. .İhlasi Bekir Akbulut
İSRAFİL her işe değildir mayil Ben doğru söylerim elimde değil Hakkın emri ile gelir ezaryil Her türlü oyunu bozan bulunur……. Aşık İsrafil Daşadan...>>
Ozan İHLASİ Aşık İsrafil DŞADAN (Atışma)
Ozan İHLASİ
Ne damlası vardır ne akar sudur Ummani dolduran taşıran kimdir Kayaları pamuk gibi pörsüden Insanı daldıran şaşıran kimdir İsrafil DAŞDAN
O Allah her şeyi yoktan var eder Ummani doldurup taşıran odur Kıyametde Herşey toz olup gider Insanı daldıran şaşıran odur Ozan İHLASİ
Yerde gökte kanadı yok dolaşır Ne bir izi vardır nede bulaşır Yol yürümez her canlıya ulaşır Kılıç sız saldıran düşüren kimdir
İsrafil DAŞDAN
Ezrayil Tek gözlü verilmez mana Tubaya sabittir gitmez bir yana Allah eriştirir onu her cana Kılıçsız saldıran düşüren odur Ozan İHLASİ
Koyunu kurt ile gezdiren biri Benliyini kırk yıl ezdiren biri Sırrını sabrına sezdiren biri Mucize bulduran devşiren kimdir
İsrafil DAŞDAN
Şueyupta geldi buldu asayı Tevratla getirdi dini yasayı Tam kırk sene çoban etti musayı Mucize bulduran devşiren odur
Ozan İHLASİ
Zapt olmazdı dört yöreye saldırdı İbrahimi ateşlere daldırdı En sonunda topal Sinek öldürdü Mancılık kaldıran pişiren kimdir
İsrafil DAŞDAN
Nemrut ben allahım dedi kandırdı Puta taptı kendisini andırdı Halile serin ol ateş yandırdı Ne kaldıran nede pişiren odur
Ozan İHLASİ
İhlasi esrarda arıyor mana İki isim arşta gelmiş yanyana Bir yetimken server iki cihana Kalpleri güldüren şişiren kimdir
İsrafil DAŞDAN
Israfil der Arşa tevhit yazıldı Kalemden noktaya bir nur süzüldü Muhammet nübüvvet mühri kazıldı Kalpleri güldüren şişiren odur...>>
Ozan İHLASİ Aşık sıtkı EMİNOĞLU (muhabbet
İnsanlar puşt olmuş kırk dona girer Nesil azmış maya kokmuş güvenme Benliğini satan murada erer Kahpede insanlık yokmuş güvenme …..İhlasi Bekir Akbulut
Günümüzde hizmet nefise olmuş Kendini ateşe yakmış ne diyim Asaletten yoksul olan insanın Kafasına şimşek çakmış ne diyim….. Aşık Muhsin yaralı
İki kişi bir arada duramaz İkisinde biri mutlak yaramaz Dostu satar dost dostunu aramaz İnsan insanlığı yıkmış güvenme …..İhlasi Bekir Akbulut
Asılsızlar yıkar gücü yeterse Piç horozlar vakitsizce öterse Evlat babasına yumruk atarsa Onun sütü bozuk çıkmış ne diyim….. Aşık Muhsin yaralı
Zaman asri zamane de vebalim Fikir çıplak sözü zehir tüm âlim İHLASİ YE dünya olmuş çok zalim Ömrü çoktan gazel dökmüş güvenme …..İhlasi Bekir Akbulut
Muhsin yaralıyım yüzün ak ise Eğer doğrulukta özün pak ise Hak’kın huzurunda amel yok ise Kendi kendisini yakmış ne diyim….. Aşık Muhsin yaralı...>>
Ozan İHLASİ muhsin YARLI (Güvenme )atışma
İnsanlar puşt olmuş kırk dona girer Nesil azmış maya kokmuş güvenme Benliğini satan murada erer Kahpede insanlık yokmuş güvenme …..İhlasi Bekir Akbulut
Günümüzde hizmet nefise olmuş Kendini ateşe yakmış ne diyim Asaletten yoksul olan insanın Kafasına şimşek çakmış ne diyim….. Aşık Muhsin yaralı
İki kişi bir arada duramaz İkisinde biri mutlak yaramaz Dostu satar dost dostunu aramaz İnsan insanlığı yıkmış güvenme …..İhlasi Bekir Akbulut
Asılsızlar yıkar gücü yeterse Piç horozlar vakitsizce öterse Evlat babasına yumruk atarsa Onun sütü bozuk çıkmış ne diyim….. Aşık Muhsin yaralı
Zaman asri zamane de vebalim Fikir çıplak sözü zehir tüm âlim İHLASİ YE dünya olmuş çok zalim Ömrü çoktan gazel dökmüş güvenme …..İhlasi Bekir Akbulut
Muhsin yaralıyım yüzün ak ise Eğer doğrulukta özün pak ise Hak’kın huzurunda amel yok ise Kendi kendisini yakmış ne diyim….. Aşık Muhsin yaralı...>>
Ozan İHLASİ sıtkı EMİNOĞLU
Görünce Başka ( Atışma )
Hüner kimde örneği var alırsan File kafa tutan karınca başka İzleyip de o sırrını bulursan Arı da kovana varınca başka ……..Ozan İhlasi Bekir Akbulut
Cehaletten ne beklersin ihlasi Alimlere soru sorunca başka Haddini bilmektir insanın hasi Düşleri hayıra yorunca başka ….. Aşık Sıtkı Eminoğlu
Dikeni gülüne bekçi yaratmış Bülbüle dermanı gülde aratmış Gündüzü ışıtmış gece karatmış Karanlığa nuru durunca başka …….Ozan İhlasi Bekir Akbulut
Be hey gönül kini kaldır aradan Sabredenler kurtarır her yaradan Rızgına kefilim demiş yaradan Helalından rızık verince başka….. Âşık Sıtkı Eminoğlu
Zamanı gelince değişir yurtlar Şekil alır larva canlanır kurtlar Ayaktan su içer, baştan yumurtlar Nimeti rahmeti serince başka ………….Ozan İhlasi Bekir Akbulut
Doğrulara geniş dünya dar oldu İnanan kullarda bin efkar oldu Hürmetine iki cihan var oldu Resulun siması nurunca başka….. Âşık Sıtkı Eminoğlu
Ataş da kızlı sudaysa buzu Kütlesiz rüzgâr da keskin ayazı Bahar da güzellik kış da beyazı İHLASİ sıtkınan görünce başka …….Ozan İhlasi Bekir Akbulut
Eminoğlu kolay deyil kemalet Her meslekte hem emek var hem diyet Mevladandır anadaki merhamet Alıp yavrusunu sarınca başka….. Âşık Sıtkı Eminoğlu
07.03.2016...>>
Bu bölümde toplam 350 adet Ozan İhlasi şiiri bulunmaktadır.
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
12
13
14
|