Ruhsati Şiirleri 8
Kömür gözlüm yoktur emsalin mislin
Kömür gözlüm yoktur emsalin mislin Şirin dudakların dillerin vardır. Cennetten mi çıktı huri mi neslin? Akar bozbulanık sellerin vardır.
Mekânın şehir mi yoksa kasaba Sakın yakın olma hariç mezhebe Baha verme ile gelmez hesaba Mah yüzünde çifte hallerin vardır.
Gelir geri gider isen buradan Tanrı selâmım kesme aradan; Güzelliği sana vermiş yaradan Nice Ruhsat gibi kulların vardır....>>
Kulak ver pendime divane gönül
Kulak ver pendime divane gönül Hiç karıp katmanın sırası değil Meclis gafletinden malâyaniden Lâf alıp satmanın sırası değil.
Aşk sefinesini var ummana sal Eğer gavvaz isen derununa dal Talibi ilmisen kantardan yana Okkanın batmanın sırası değil
Âşık olan aşkın meyin içiyor Zahiri bâtından bilip seçiyor Gün batarken indi vakit geçiyor Uzanıp yatmanın sırası değil.
Gurbetin veremi rahmi sıladır Çok yüze gülenin işi hiledir İki avrat alman başa belâdır Ayşe'nin Fatma'nın sırası değil.
Ruhsati sözün tut boşa dolaşma Varup bir muhalif işe dolaşma Kendin bilmeyene varup dalaşma Belâya çatmanın sırası değil....>>
Küçücükten Meyil Verdim Ben Sana
Küçücükten meyil verdim ben sana Dür ile mercana değişmem ben seni Lutfeyle sevdiğim cevretme bana Karaya ummana değişmem seni
Tokat ile Zile alınma dile Konya Karaman bi baha hele Amasya Burusa Üsküdar ile Tahtı al Osmana değişmem seni
Hasretin kâr etti bu şirin cana Canik Trabuzon Bitlis bir yana Değmez bir telini Tarsus Adana Yavru Gürcistana değişmem seni
Kar ile Erzurum Van baştan başa Urfa Diyarbekir hatta Meraş'a Malatya Sivas bütün car köşe Bak bu şehristana değişmem seni
Ruhsati derdinden oldu divane Rumeli Semerkant hepsi bir yane Yedi kıral bunca devrü devrane Büsbütün cihane değişmem seni...>>
Leylü nehar derununda yanan ataştir benim
Leylü nehar derununda yanan ataştir benim Eğer derdimi sorarsan cümleye baştır benim Eğer yüküm sorarsan lâlü elmas satarım Kendi fabrikamdan çıkar sâde kumaştır benim.
Marifetten sorarsan benneliktir san'atım Eğer ahlâktan sorarsan şiir okur tabiatım Eğer sancağım sorarsan Sivas'tır vilâyetim Eğer mevlidim sorarsan Deliktaş'tır benim.
Eğer nikâhtan sorarsan dördü bitirdi tamam Eğer evlâttan sorarsan yiğirmi üçtür heman Eğer devletten sorarsan bir himarım var inan Arzumanım anın için kınaman keştir benim.
Eğer tarikim sorarsan nakşibendi itiyim Eğer mertlikten sorarsan cümlesinden kötüyüm Eğer mezhepten sorarsan Cinpolat'tan katıyım. Hem Muhammed cihâriyâri sevdiğim beştir benim.
Âşık Ruhsat bozak almaz çeşit çeşit renk olur Her kim okursa divanım şiirimden mehenk olur Eğer günahım sorarsan Kafdağı'na denk olur Anın için gamım gitmez gözlerim yaştır benim....>>
Mahir beyin bir tanesi
Her zaman bulanık akma Bir kapı aç durulasın; Herkes biliyor ölüm var Ne boşuna yorulasın.
Vasıl oldum vara vara. Gezme mudara mudara Bir güzel sev gözü kara Günde bir yol sarılasın.
Desinler bu kimin kızı Temiz olsun yüzü gözü Yâd oldukça güzel sözü Kuruldukça kurulasın.
Gayri lâl eyle dilini Gül isen bul bülbülini Mecaziden çek elini Nice böyle yâr olasın.
Nereden aldın firkati Kimden nuş ettin şerbeti Aferin âşık Ruhsati Güzel dedin var olasın....>>
Malik Olsam Bir Tükenmez Devlete
Malik olsam bir tükenmez devlete Ah neyleyim yürekte var elde yok Kırk çift koşum olsa gözü sürmeli Ah neyleyim yürekte var elde yok
Bin kilelik tarlam olsa su basar Vergi Hüdanındır buna kim küser Otuz beşte sürüm olsa seraser Ah neyleyim yürekte var elde yok
Dört bin .... olsa bir düz ovada Yirmi bin kuşum uçsa havada Beş on batman yağ eritsem tavada Ah neyleyim yürekte var elde yok
Bin beş yüz ineğim körpe danalı İki yüz cariyem eli kınalı Doksan da çobanım beli kamalı Ah neyleyim yürekte var elde yok
Dört helallım olsa perde yüzünde Birinin olmasa dünya gözünde Bir saray yaptırsam (Tecer) özünde Ah neyleyim yürekte var elde yok
Seksen sekiz oda boyu beraber İçinde camisi suyu beraber Bir şehir yaptırsam köyü beraber Ah neyleyim yürekte var elde yok
Her sene verirdim on yük iane Muhtaç olmaz idim hana çobana On iki bin atlı döksem meydana Ah neyleyim yürekte var elde yok
(Ruhsati) yim düzelteyim dinimi Dosta doğru çevireyim yönümü İmanımdan tefrik etme gönlümü Ah neyleyim yürekte var elde yok...>>
Malûm oldu bunların gidişi gidiş değil
Malûm oldu bunların gidişi gidiş değil Gözü baktı dili durdu hakiykatten geldi ses.
Murat oldu cana geldi ervahı embiyanın Hamdolsun dinin sahibi Muhammed'ten geldi ses.
İnkâr etmediler hâşâ dediler suç bizimdir Müslümana sözümüz yok nasihattan geldi ses.
Şevketlimiz kadim olsun affetti kusurların İane erzak buyurdu hükümetten geldi ses.
Atalardan kalma cevap kul oyar gelir kaya Bu sözlere iman eden tarikattan geldi ses.
İncil Tevrat Zeburda var mı beylik dâvası Zannım var Kur'anda da yok şeriattan geldi ses.
Gerek beylik gerek paşa âlurde faydası yok Fakirle etti muhabbet nur Ahmetten geldi ses.
Herkes kendin islâh eder sen karışma Ruhsati Kendi düşen ağlamaz hiç tebiyetten geldi ses...>>
Mansur aşkı hakla kendini dâre
Mansur aşkı hakla kendini dâre Kementletüp asmış deyu kınaman Ferhat Şirin için sarp kayaları Külünk ile kesmiş deyu kınaman
Gönül bir leylânın gezer peşinde Gâh hayalde görür gâhi düşünde Mecnun Leylâ için dağlar başında Öz canından geçmiş deyu kınaman
Nârın hasretinden yandı pervane İşte ben de koydum sırrı meydane Derdi yok sırrını dosta düşmane Her gazada açmış deyu kınaman
Garip «Şah Sanem» den muradın alup Yakup da Yusufu arayup bulup Kanber de Arzunun yolunda olup Genç yaşında göçmüş deyu kınaman
Alamadım mah yüzünün bacından Rakiplere ölüm dosta geçinden Dertli Kerem Aslısının öcünden Ateşlere düşmüş deyu kınaman
Eşim gitti yetemedim ardından Geçemedim kızıl kanat yurdundan (RUHSATÎ) de (MİHRİ) sinin derdinden Bulanmış da coşmuş deyu kınaman...>>
Mecidiye küstü metelik düşman
Mecidiye küstü metelik düşman Zaten lira ile aramız yoktur. Her kuluna bir dert vermiş Yaradan Açıkta görünür yaramız yoktur.
Aşkın kâseleri şimdi esildi (eksildi) Nefis turab oldu yere basıldı Kime yâr dedimse ağyar kesildi Sabırdan başka da çaremiz yoktur.
Kimi âsi diyor kimisi veli. Kimisi boş diyor kimisi dolu Kimi derviş diyor kimisi deli Velâkin bakıyan ser'amız yoktur.
Tarikim dolmakta yetmiş yaşına Gine dünya için bak savaşına Günahım veznettim kendi başıma Terazi baş vurdu abramız yoktur.
Ruhsat'ın tahtında ağ (ak) yok Yarabbi Arkamı verecek dağ yok Yarabbi Ramazan geliyor yağ yok Yarabbi Satın almaya da paramız yoktur....>>
Mehpare hüsnüne perde çek dilber
Mehpare hüsnüne perde çek dilber Görenler aklına gaflet getirir. Ol lâli lebinden nûş eden âşık. Cennet şarabından lezzet getirir.
Bu güzellik sana kimden mirastır? Yoksa Zeliha'dan aldın mı destur? Berinin elinde zehirli tastır Biri Lokman olmuş şerbet getirir.
Biz de mecnûn olduk saçı leylâya Hâlden bilen yok ki derdim söyleye Güzeller toplandı gitti yaylaya Gene bir gün gider Ruhsat getirir....>>
Melekülmevt gelir bir gün
Melekülmevt gelir bir gün Bir kimse edemez imdat. Geçirme vaktim gamla Elinde var mı bir senet.
Sararlar on arşın beze Gelir duman çöker göze. Dört tekbir ile namaza Dururlar eyleme inat
Gayret gör başına erken Nasihat kabul et derken Yılan çiyan seni yerken Ne fayda kılmışsın feryat.
Niçin almaz keder seni Bağlarlar derbeder seni Kara toprak yutar seni Ne kolun var ne bir kanat
Ölümden evvel ölmeli Ölümü yakın bilmeli Bana bir çare kılmalı. Ne Şirin bilir ne Ferhat.
Ruhsati böyle bilirsin Hem sever hem sevilirsin Belânı sen de bulursun Edersin sen seni berbat....>>
Muhalif esmeyiz dostun köyüne
Muhalif esmeyiz dostun köyüne Biz bigâne sehâlardan değiliz. Söz içinden söz anlarız be yahu Öyle beyni kabalardan değiliz.
Destur alup pirden doldurduk çile Aşk ile ederiz dosta gulgule Deliktaşın yerlisiyiz esselâ Konar göçer obalardan değiliz.
Revnakı dünyada yoktur fikrimiz Birliğine bend olmuştur fikrimiz İnşallah kabul eder zikrimiz. Biz emeği hebalardan değiliz.
Tariki nakşiden tamdır postumuz Muhannetten gayri yoktur dostumuz Türab olduk çiğnesinler üstümüz Mağrur olan babalardan değiliz.
Zuhur ettik Ruhsatimız verildi Bulanık gönlümüz Hakka duruldu Nefakamız tevhid ile çevrildi Alıp satan ziybalardan değiliz....>>
Münacat etsem Allaha
Münacat etsem Allaha Seni bana yazar mola? Karşılaşsam su yolunda Kaşın gözün süzer mola?
Sevmedim böyle merdane Eşi gelmemiş bir tane Siyah zülfün ak gerdana Bölük bölük düzer mola?
Sanki huriden seçilmiş Alhına hülle biçilmiş Yanağında gül açılmış Sam dokunup bozar mola?
Ruhsat sözde durmak ister Elifine parmak ister Gönlüm yari sarmak ister Acep kimse sezer mola?...>>
Müptelâyım bahçenizde ötmeğe
Müptelâyım bahçenizde ötmeğe Bülbül oldum güllerine Fatmanm Bir eşref saatte halk etmiş mevlâ Şeker katmış dillerine Fatmanın
Ben de yalvarırım terzi babaya Olanca emeğim gitti hebaya Zalim düşman metin girmiş araya Toplar kurmuş yollarına Fatmanın.
Kerem oldum dağı taşı dolandım Sâil oldum kapı kapı dilendim Bahar seli gibi coştum bulandım Karıştıkça sellerine Fatmanın.
Ruhsatî'yim bir acayip hal oldum Yana yana ocağında kül oldum Altın idim gümüş idim pul oldum Yana yana hallerine Fatmanın....>>
Nasihatim budur sana bir öğüt
Nasihatim budur sana bir öğüt Sözünü bilmeyen kuldan ırak ol. Yoklamadan geçme her bir dereyi Dibi görünmeyen gölden ırak ol.
Bazı köşeleri saymazam hele Saygılı fırtına başa pek belâ. Akıbet getirir işine hile Aslı velet başı kelden ırak ol.
Eğer âkil isen bu sözümde dur Vadinde durmazsa hem aslını sor Bir insan bitevi olsa sulu kör Kulak sağır kıç topaldan ırak ol.
Nasihatim budur alana kelâm Dür döker ağzından vasfetmez kelâm Dağ başında adam olmaz vesselam Şeriat bilmeyen ilden ırak ol.
Aşık isen bir alışkın saza düş. Sâlik isen bir doğruca ize düş Evlenirsen bir bakire kıza düş Yıldızı silinmiş duldan ırak ol.
Eğer yiğit isen sıradan kalma Mesnet buldum diye fakiri yolma Nasihatim olsun iç güvey olma Avradından gelen maldan ırak ol.
O nice deryadır her dem alınmaz Zamane suyuna pirinç salınmaz Der Ruhsati âlem islâh olunmaz Çek başın koynuna yelden ırak....>>
Nazlı yârim çıktı gitti yaylaya
Nazlı yârim çıktı gitti yaylaya Bilmem ki cananım ne zaman gelir? Biz de mecnûn olduk saçı leylâya Lâleli reyhanım ne zaman gelir.
Sırma saçlar ırgalanır belinde Şeker ile bal karışmış dilinde Canım karar almaz gözüm yolunda Çeşmi hurimanım ne zaman gelir.
Düştü içerime hasretin nârı Ne olur sevdiğim tiz gelse bari Görünmez gözüme dünyanın varı Gitti yâru canım ne zaman gelir.
Ruhsat verdi anın için ararım Hasret hançeriyle bağrım yararım Tükendi sabırım yoktur kararım Sermede dumanım ne zaman gelir.....>>
Ne ağlarsın kömür gözlüm
Ne ağlarsın kömür gözlüm Söyle derdin sana noldu? Sayılı gün gelir geçer Gidiyorum günüm doldu.
Çok ağladım çektim cefa Hiç kimseden yoktur vefa Yâr ile sürdüğüm safa. Şimdi bana hayâl oldu.
Her zaman çıktın karşıma Ağu kattın sen aşıma Bin gaza gelse başıma Geçtiğim gine o yoldu.
Arşa çıktı ahu zarım Ruhsat öde yandı zarım Kimseler bilmezken sırrım Hep âleme ayan oldu....>>
Ne bağım var ne bostanım
Ne bağım var ne bostanım Ne malım ya Resulullah Ne kolum var ne kanadım Ne dilim ya Resulullah
Ne bir köşkü seyranım var Ne bir bağı gülşenim var Ne demim ne devranım var Ne halim ya Resulullah
Ne bir mülkü timar sevdim Ne bir şemsü kamer sevdim Ne senden gayri yar sevdim Ne bilem ya Resulullah
Ne demler sürdüm gül gibi Ne gül sevdim bülbül gibi Boynun eğip sümbül gibi Melulum ya Resulullah
Ne yare Ruhsat almışam Ne aşka firkat almışam Ne pirden şerbet almışam Ne lalım ya Resulullah...>>
Ne dedim neme küstün
Ne dedim neme küstün Mevladan bulasıca Gel beri barışalım Viranda kalasıca
Nola sevdiğim nola Kolun boynuma dola Emeği gidip sesle Boş yere yelesice
Bak şunun cunbuşuna Ker (rastık) çekmiş kaşına Pişman olup işine Saçını yolasıca
Seni sevdim derinden Kan kaynar damarından Güzellik defterinden İsmini silesice
Niçin eviçten uçan Niçin ağ göğsün açan Niçin Ruhsat' tan kaçan Hey benim olasıca...>>
Ne kadar cevretsen vallahi inan
Ne kadar cevretsen vallahi inan Yakup sinem kül eylesen çekerim. El bağlayup divanında her zaman Ölenece kül eylesen çekerim.
Beni bir bakışta ettin divane Yanar ateş koydun bu şirin cana Yusuf gibi bıraktırsan zindana. Göz yaşımı sel eylesen çekerim.
Gel nazar et su dünyanın sonuna Âşinayım mah yüzünün benine İsin edüp kamunuzun önüne Yüzlerimi yol eylesen çekerim.
Bühtan edüp beni dara çektirsen Katlime hesapsız hatler döktürsen Altmış bir yaşımda belim büktürsen Elif kaddım dal eylesen çekerim.
Malım yokur canım île alayım Kul eyleyin yanınızda kalayım Ruhsatî'yim dost uğruna ö'eyim Bu vücudum sal eylesen çekerim....>>
Nefis nere dersen ora varırdım
Nefis nere dersen ora varırdım Ama lakin havfi rahman olmasa Bir lahza ayrılmaz nefsin yolundan Eğer bir kişide iman olmasa
Tutuşdu ciğerim yardı derinden Havfim budur cehennemin narınden Korkulur şeytanın mekrü şer'inden Ahır nefsinde Kuran olmasa
Yalnızlık kul başuna gelmesün Mümin olan bir havaya gelmesün Düşmanum da dağ başında kalmasun Kurt kuş yer cenazen yuyan olmasa
Düşünüp burasın eyleyüp teftiş Hizmet et mürşidin kelamında piş İki komşu ile biter cümle iş Nere varır halin duyan olmasa
Şunun bunun inkisarın alırsın Vaden yeter elbet bir gün ölürsün Bir amel kıl aralıkta kalırsın Naşi musallaya koyan olmasa
Dört tekbire niyet edince me'zin Acep bilir mis!n ruhun pervazın Müslümana iki şahit ki lazım Yazık sana iyi diyen olmasa
Süratlıca götürürler mezara Daha yeni girdin evli pazara Hizmet eyle gözüm okur yazara Garip kalın okumuyan olmasa
Ruhsati'yim gayri küfrü boşlayım Gece gündüz ibadete baslayım Aha ben de biraz haram işleyim Sorgu hesap tartı mizan olmasa...>>
Nefsine gücü yetmeyen
Nefsine gücü yetmeyen Öğünür pehlivanım der Taş atar ehli tarika Çık aradan be canım der.
Açık emmaresi olan Ağı yok karası olan İki üç lirası olan Kurulur ben irfanım der.
Sureti Haktan görünür Ahmaklar bakar yerinür Başına bir taç vurunur İşte ben bir sultanım der.
Alır kendine bir paye Ömrünü verir hedaya Nedir bilmez edep haya Şerafette bir benim der.
Suç sende sakalı sarı Tanıtman namusu ârı Bütün hep liranın zoru Yalan dünya hep benim der.
Ruhsat yaran sarıyorsun Hesap nesep soruyorsun Ehli tarik arıyorsun Dünya benim düşmanım der....>>
Nereye gidem şu gönlün elinden
Nereye gidem şu gönlün elinden Gine bir güzele sevdalanıyor. Yeni değmiş on üç, on dört yaşına Selvi kavak gibi ırgalanıyor.
Başına bağlamış allı bürüncek Serden aklım gitti yüzün görüncek Siyah zülfün mah yüzüne bölüncek Tercan ekin gibi dalgalanıyor.
Kurban olam kaşlarının yayına. Kemhalar yakışır suna boyuna Baştan hatem koysam iner payına Rakıybi görünce perdeleniyor.
Ruhsat'ım da der ki yüzün gülmez mi? Rahmeyleyüb didem yaşı silmez mi? Dedim bir öpücük versen olmaz mı? Kızarmış yanaklar elmalanıyor....>>
Neyleyim feleğin ihmal işini
Neyleyim feleğin ihmal işini İçirir her zaman sem bize bize Alnımız bir tan günü çavmadı Daim yoldaş oldu gam bize bize
Kişver gününün de yayı yassıldı Aşkın kileleri doldu esildi Kime yar dedimse ağyar kesildi Her dem refik olur kem bize bize
Yüküm gamdır karalıyım karalı Yandı ciğer paralıyım paralı Yar elinden yaralıyım yaralı Vermedi rakipler em bize bize
Rakipler set çekmiş araya bilmem Kimden em düzelim yaraya bilmem Neyleyim ol kaşı karaya bilmem Nisbetle çekiyor dem bize bize
Bu sefil Ruhsati sana kul oldu Yana yana ateşine kül oldu Sevdana düşeli yedi yıl oldu Dinini seversen dön bize bize...>>
Nice feryat ettim nice ağladım
Nice feryat ettim nice ağladım Bir dem yâri bana taktırmadılar. Ateş aldım yüreğimi dağladım Encamı bir ocak yaktırmadılar. '
Gözleri sürmeli yanağı kiraz Yüzünü görmeğe kasteder her gez Bakın yalvarmadık komadım bir gez Bir nişan yüzüğü taktırmadılar.
Ruhsatiye bu dert Haktan verildi Çok bulanık akıyordu duruldu Seb olan birer birer vuruldu Neticei kelâm çaktırmadılar....>>
Bu bölümde toplam 271 adet Ruhsati şiiri bulunmaktadır.
1
2
3
4
5
6
7
8
9
10
11
|